Popüler Sinema

Paylaş
Eleştiriler

Yılan mı daha zehirli insan mı?

Yılan mı daha zehirli insan mı?
(6.8/10)
Üye: Serdar Akbıyık
Türk sineması ilk yönetmenlik denemesi olan ıskarta filmlerle doldu taştı. Çok az üretim hem ilk film denemesi olup hem de gelecek için ümit vaad etti. İşte o az filmden birisi de bu hafta vizyona giren Mar.

Caner Erzincan’ın ilk filmi Mar. Mar kelimesinin Türkçe anlamı yılan. Filmin oyuncularından önce senaryosunu konuşmak gerek. Öncelikle çok katmanlı bir senaryo. Üç erkek karakter üzerinden kısılmışlığı, kadın olgusunu, toplumun bize biçtiği rollerin hayatımızı nasıl yönlendirdiği filmde anlatılıyor. Bu dertler öykünün içine yedirilirken sanatsal göndermeler filmin estetiğini de ayağa kaldırıyor. Filmin başrolünde Volga Sorgu var.

 

Babası ve kardeşiyle aynı evde yaşayan Yılmaz yaşadığı köyün dağlarında yılan yakalayıp bunları satarak geçimini sağlar.Ama her işte olduğu gibi aracılar asıl parayı kazanır. O ise bir sigara parasını kazanırsa mutlu olur. Babası Hacı Halil ise iki çocuğuyla uğraşmaktan, evine bir kadın eli değmemesinden bıkmıştır. Son bir evlilik yapmak ister. Bu iki erkeğin arasında ise küçük kardeş çocukluğunu yaşar ama anne sevgisinden mahrumdur. Yılmaz’ın dişi ağrır ama yıllardır köydekilerin dişlerine bakan sağlık memurunun vereceği acıyı bildiği için kasabaya gider. Burada güzeller güzeli sarışın doktor Bahar ile karşılaşır. Köyün esmer delikanlısı bu sarışın güzel hatuna platonik bir aşk besleyecektir tabii ki. Fakat bütün bu aramalar, aşklar sistemin tokadıyla yıkılır herzamanki gibi. Yılmaz dağlarda belki birçok insanın korktuğu yılanları yakalar, onları ölüme gönderir sonuçta. Ama o da tecrübe eder ki en büyük zehir insanın birbirine zerk ettiğidir. Fakirlik, sosyal statü, bunlar bizim yarattığımız değerler hatta değersizliklerdir. Gerçek hayatta olduğu gibi filmde de bunların altında ezilir insanlar.

 

Volga Sorgu çok iyi bir oyunculuk sergilemiş. Begüm Kütük’ün rolü kısa olsa da hikayenin odağında yer alıyor. Onun snob veya soğuk denecek güzelliği filmin baş karateri Yılmaz’ın bütün dramatik taraflarını ortaya çıkarıyor. Tabii filmde bir de yıllar sonra yeniden setlere dönen Yeşilçam’ın büyük oyuncusu Yılmaz Şerif rol alıyor. Hacı Halil rolünde o bembeyaz saçları, sakalları ve masmavi gözleriyle perdeyi delip geçiyor. Onun çıktığı her sahne filmi daha öteye taşıyor. O kadar farklı bir fiziği var ki tam sinemanın sevdiği bir yüz.Niye bu kadar bekledi, niye yılları sinemasız geçirdi bizim için büyük kayıp. Tabii yönetmen Caner Erzincan için de büyük başarı, böyle bir ismi daha ilk filminde oynatması.


Filmi didik didik ederseniz bir çok eksik ve tekrar bulabilirsiniz. Ama yönetmen Caner Erzincan’ın bu ilk filmi seyrettiğimiz bir çok yapımdan daha üstündü. Önemli bir yönetmen olmasını beklediğimiz Erzincan’ın bu ilk filmini mutlaka seyredin.

 

Serdar Akbıyık

YORUMLAR

Ziyaretçi Gönder

ELEŞTİRİLER

Kısa Film ve Kapitalizm İlişkisi

Kısa Film ve Kapitalizm İlişkisi

Fırat Sayıcı

Gezinti

İletişim
Bize Yazın:


Gönder Max. 1000 karakter
Populer Sinema: #txt
Mesaj Gönder:
Gönder Max. 1000 karakter