Popüler Sinema

Paylaş
Eleştiriler

Korkunun ecele faydası yoksa, eğlenmek de şart...

Korkunun ecele faydası yoksa, eğlenmek de şart...
(7.5/10)
Üye: Alper Turgut
Ormanda, kırda, nehir kenarında, dağ başında tatil yapmak isteyen gençler ve yaşadıkları dehşet içerikli hadiseler... Ah! Yine mi dediniz, haklısınız ben de filmin konusu okuyunca aynı tepkiyi verdim çünkü...

 

Bu kesinlikle Amerikan korku sinemasının en mühim klişesidir. Eline testere alan genç kızların ve delikanlıların peşine düşer, olmadı zombiler istila, vampirler hücum eder. Önce şehvet vardır, gençler sevişir ardından kötü ruhlar veya kötü ruhlular musallat olur, şehvet yerini şiddete bırakır. Bir vahşet klasiği daha seyretmek için sinemaya gittim ve korktuğum başıma gelmedi, “Dehşet Kapanı” (The Cabin in the Woods) resmen beni terse yatırdı. Evet, çeşit çeşit ucubeler, ince espriler ve zekice göndermelerle süslü bu film, hem geriyor hem de eğlendirmesini biliyor.

 

Fazlası midesi bulandıran oynak kamera filmlerinin belki de en afilisi “Canavar”ın (Cloverfield) genç yönetmeni Drew Goddard'ın çektiği Dehşet Kapanı'nı (yazarken aklıma sürekli Düş Kapanı geliyor, nedense...) Goddard ile Joss Whedon birlikte kaleme aldılar. Filmin başrollerinde Kristen Connolly, Chris Hemsworth, Anna Hutchison, Fran Kranz, Jesse Williams, Bradley Whitford var. Her karaktere hayat katan kurt aktör Richard Jenkins ve uzay kökenli yaratık milletinin efsane ablası Sigourney Weaver da Dehşet Kapanı'nı sırtlayan isimler...

 

Sam Raimi’nin unutulmaz Şeytanın Ölüsü'den (The Evil Dead), Dario Argento’nun kült eseri Suspiria’ya dek birçok filmle gönderme yapan, bildik klişelere süprizler katan, yaratık bolluğuyla şaşırtan, görsel efektte asla çuvallamayan, karman çorman ama tahmini zor, izlemesi keyifli ve zevkli bir film var karşımızda...

 

Aptal sarışın, atletik delikanlı, bilgin, soytarı ve bakire.... Sıralamaya uyulmasını isteyerek insan adanmasını bekleyen kana, vahşete susamış eski tanrılar, teknoloji ile dünyanın çeşitli ülkelerinde korku dünyası yaratan, acılardan hayatlarını kazanan ve gözyaşını bile bahse yatıran teknisyenler, kurban edilmek üzere özel seçilmiş, meraklı, masum gençler...

 

Eminim hiçbir şey anlamadınız, daha fazla anlatırsam da filmin tadı kaçacak... Geleneksel korku filmini, giderek zevk vermemeye başlayan kalıbından ve ucuzluk belasından ustalıkla çıkartmaya çabalayan bu filme dair, söyleyeceğim tek şey, izleyin olacaktır.  

 

 

Alper Turgut

YORUMLAR

Ziyaretçi Gönder

RÖPORTAJLAR

Filiz Kuka: “Filmde ölüm bir amaç değil ...

Filiz Kuka: “Filmde ölüm bir amaç  değil ...

Fırat Sayıcı

Aziz Alaca: “Kısacıların birçok uzuncudan...

Aziz Alaca: “Kısacıların birçok uzuncudan...

Fırat Sayıcı

Emre Ahmet Seçmen: “Bu belgesel için 53 r...

Emre Ahmet Seçmen: “Bu belgesel için 53 r...

Fırat Sayıcı

Gezinti

İletişim
Bize Yazın:


Gönder Max. 1000 karakter
Populer Sinema: #txt
Mesaj Gönder:
Gönder Max. 1000 karakter