Popüler Sinema

Paylaş
Eleştiriler

Çizgi Ötesi

Çizgi Ötesi
(4.0/10)
Yazar: Uğur Hakan Hacıoğlu

“Ölümü şişelere koyup kulüplerde satmalıyız” 

 

İlk olarak 1990 yılında sinemada seyirciyle buluşan Flatliners, korku-gerilim ve bilimkurgu üçgeninde dönem şartlarına göre oldukça iyi bir iz bırakmıştı. Yıllar sonra yönetmen koltuğunda Ejderha Dövmeli Kız(2013) filminden tanıdığımız Niels Arden Oplev’in geçmesi ile birlikte film yeni bir uyarlama ile beyazperdede seyircilerle buluştu. 

 

Çalışma programları ile özel olan bir hastanede staj yapan beş arkadaşın hikâyesinin ele alındığı filmde ana kahramanımız Courtney Holmes dokuz yıl önce kendisinin hatası sonucu meydana gelen trafik kazası sonrasında kardeşini yitirmiş bir doktor adayıdır. Sakin, işine odaklı ve çalışkan yapısı ile belki de kardeşinin ölümündeki sorumluluğunun farkında olarak, vicdanını rahatlatmak maksadıyla bu denli mesleğine bağlılık gösterdiğini de söylemek mümkün. Courtney, kardeşinin ölümünden sonra ölüm sonrasıyla ilgili merakını sürekli araştırmalar yaparak desteklemeye başlamıştır. Belli bir sürenin ardından bu konuda bir deney yapmaya karar verir. Bu deneyi gerçekleştirebilmesi için de hastanede beraber staj yaptığı arkadaşları Jamie, Sophia, Marlo ve Ray’den yardım talep eder. Beş arkadaş hastanenin bodrumunda doğal afet ve depremlere karşı kurulmuş departmanda gece saatlerinde deneyi gerçekleştirirler. “Ya öldükten sonra olanları belgeleyebilirsek?” sorusuna cevap aradıkları deney sırasında Courtney’i kısa süreli olarak öldürürler ve bu sürede beyninde neler olup bittiğini de kayıt altına alırlar. Deney sonrasında Courtney’de meydana gelen değişiklikler arkadaşlarının dikkatini çeker ve Ray haricinde herkes bunu deneyimlemeye karar verir. Başlangıçta hepsi bu deneyimi tattıkları için oldukça keyiflidir. Deneyin ardından meydana gelen avantajların ardından kısa bir süre sonra zihin oyunları başlar. Hepsi içlerinde o ana kadar geri planda tuttukları ve yüzleşmekten korktukları şeylerle yüzleşmek zorundadır. Bu durum sonrasında kahramanlarımız bazı acı tecrübelerle karşılaşmak durumunda kalırlar.

 

Bilimkurgu esaslarını barındıran filmde dakikalar ilerledikçe gerilim dozu artıyor. Meraklıları açısından yeterli olduğu ise meçhul. Bir uyarlama filminde seyircinin beklentilerini karşılama konusunda Flatliners’in sınıfta kaldığını da söylemek mümkün. İyi müzik tercihleri ve kaliteli bir görsel atmosfer bulunsa da işlediği konularda oldukça yüzeysel kalmış. Ayrıca birden fazla konu barındırması filmi arafta bırakıyor. Nobel Tıp Ödülü’nü virüsü kendi vücudunda deneyerek kazanan Barry Marshall’ı bana anımsatan film bir bütünlük sağlamaktan oldukça uzak kalmış. Büyük beklentilerin içine girmeden bilimkurgu ve gerilim filmi sevenlerin izleyebileceği bir film.


YORUMLAR

Ziyaretçi Gönder

Gezinti

İletişim
Bize Yazın:


Gönder Max. 1000 karakter
Populer Sinema: #txt
Mesaj Gönder:
Gönder Max. 1000 karakter