Popüler Sinema
Tepenin Ardı'na bakmazsanız aklınız kalır!
| Üye: Banu Bozdemir | Bu yılın en başarılı yeli filmi etiketini başarıyla yapıştırdığım filmlerden biri oldu Tepenin Ardı. Zaten İstanbul Film Festivali'nde izlediğimde fazlasıyla etkilenmiştim. |
Birçok kişinin yaptığı gibi ben de Haneke'nin Cache / Saklı filmiyle yakınlık kurdum arasında. Nasıl kurmam ki Haneke benim en sevdiğim yönetmenlerden. Ve onun üzerimde yarattığı gerililmi seviyorum. İşte burada da bilinmeyene dayalı bir paranoya gerilimi kuruyor üzerimizde Emin Alper. İlk filmini çeken bir yönetmenin hem senaryoya hem de çekimlere olan hakimiyeti, erkek egemen dünyanın teslim olduğu paranoyanın kaynağını hep öteki olarak belirlemesi de etken filmin beğeni düzlemimde...
Bir kere erkek ve taşra dünyasını çok iyi kurmuş Alper. Herkesin birbirini koruyup kolladığı küçük bir mecrada aslında en güvenilmez hikayeye imza atıyor. Herkesin ruh hali kadar farklı ki, kimsenin birbirini anlamaya mecali yok aslında. O yüzden kendi içlerindeki kopukluğu hep ötekine atmaya meyilliler. Elbette bu duyguyu taçlandıran birtakım unsurlar var ama asıl olanın çok iyi kamufle edildiği bir dünya yaratıyor Alper.
Filmim final sahnesi yükselen ve ortama gittikçe yayılan ve hakim olan müziğiyle güzel bir zirve yapıyor kendisine. Savaşa gider gibi, kendi yarattığı düşmanına grup psikolojisinin en dejenere haliyle karşılık vermek ister gibi... Hayatta en kolay şeyin kendi düşmanını yaratmak olduğunu söylercesine abanıyor toprağa, mülkiyete, erkek dünyasının saplantılarına. Askerden gelen ve doğanın içinde ayrı bir arızaya sürüklenen torunun trajedisi, doğanın parçası olmaktan uzak olduğu için onun bir parçasını yok etmek zorunda kalan küçük toruna kadar her şey suçu başkasınn üzerine atma duygusuna büyük bir sadakatle eşlik ediyor.
Oyuncuların hepsini beğendim ama dede rolüyle Tamer Levent'e bayıldım. Herkese ve her şeye hakim bir dede mantığını çok iyi vermişti. Herkes içinde bulunduğu ruh halinin verdiği bir bakışla bakıyor kameraya ve bize geçiyor... Filmin tek kadını Meryem ve onun sürekli geriye itilen konumu da cabası.
Diyeceğim o ki Tepenin Ardı az salonda da girse, festivalde ödül kazanıp gözünüzde değerini yitirmiş de olsa gidip izleyin derim. Suçlu ve öteki yaratmanın çok kolay olduğu dünyaya bir de o gözle bakın...
Banu Bozdemir
twitter.com/BanuBozdemir
Diğer yazıları için tıklayınız
