“Gazetecilik mesafe sanatıdır, benim bütün alametifarikam mesafesizliğim” diyerek anlatıyor kendisini nam-ı diğer dizi doktoru… |
OYA DOĞAN’A GÖRE DİZİLERİN REYTİNG KURBANI OLMASININ EN ÖNEMLİ SEBEPLERİ
1-DEĞİŞEN DENEK YAPISI
2-İZLEYİCİSİNİN ŞİŞMESİ
3-İZLEYİCİYİ KÜÇÜMSEYEN PROJE
4-SİYASİ GÜNDEM
“Gazetecilik mesafe sanatıdır, benim bütün alametifarikam mesafesizliğim” diyerek anlatıyor kendisini nam-ı diğer dizi doktoru… Ünlü tv eleştirmeni Oya Doğan ile yıl sonuna yaklaştığımız şu günlerde 2014 dizilerini bir değerlendirelim dedik. Yıla damgasını vuran hiç şüphesiz reyting kurbanı diziler ve onların ünlü oyuncuları oldu. Peki ne oldu da böyle oldu? Sektör nasıl tedavi olur? Oya, tüm bunlar için sektöre reçete yazdı bir de dizi Oscarlarını dağıttı…
Türkiye dizi sektöründe Amerika’dan sonra ikinci sıraya yerleşti. Ortadoğu’yu kasıp kavuruyoruz derken bir anda bir gerileme başladı. Reyting kurbanı diziler arka arkaya geldi. Neden böyle oldu sence?
Bunun pekçok etmeni olduğunu düşünüyorum… Öncelikle ve ilk sırada herkesin sığındığı cevap var. Değişen denek yapısı! Daha önce kimler ölçülüyordu, şimdi kimler ölçülüyor bilmiyoruz. Ama çok net bir şey var ki, bu denek yapısı bulmaca çözmek istemiyor. Daha çok gülmek, kafasını boşaltmak ya da dramalarda hayallerini izlemek istiyor. Bana kalırsa ikinci neden politika. Çünkü bir projeyi tutturmak istiyorsanız siyaseti iyi koklamak zorundasınız. Biz toplum olarak son iki yılda siyasette yaşanan kaosun acısını çekiyoruz. Bu televizyonda prime-time’a da etki ediyor. Herkes sadece kafayı boşaltacak basit iş istiyor. Çünkü haber izledikten sonra kelimenin tam anlamıyla şişiyor. Üçüncü sebebin günlük diziler olduğunu düşünüyorum. Kadın izleyici kitlesi sabah 10.30’da başlayıp 20.30’a kadar 4 tane günlük dizi izliyor. Özellikle Beni Affet yayınlandığı saat nedeniyle kadının tek başına kumandaya hâkim olduğu, bir yandan yemek hazırlarken izleyebileceği dizi. Entrikanın, dramın, olayların ardı arkası kesilmiyor. Gündüz yayınlanan dizilerle dramaya doyan kadın akşam izlediği diziden sıkılıyor. Çünkü aynı şeyi tekrar izliyormuş gibi hissediyor. Dördüncü ve yukarıda yazdığım her şeyi yok edecek sebep ise sektörün izleyiciye değil kendisine iş yapması. Kısacası seyirciyi küçümsemeyen, derdi olan, merak duygusunu cazip tutan, iyi kurulmuş bir proje oldu da seyirci mi izlemedi? Asmalı Konak, Binbir Gece, Aşk-ı Memnu, Yaprak Dökümü gibi kitleleri peşinden sürükleyen bir iş çıktı mı? Hayır. Ama suçlu denek yapısı deniliyor. Peki, o dizileri bu denek yapısı da izlememiş miydi? Lütfen yanlış anlaşılmasın, sadece şunu söylemek istiyorum. Sektör önce iğneyi kendisine, sonra çuvaldızı denek yapısına batırmalı.
Bu kaosta ünlü yüzlerin dizileri dahi tutmadı… Nurgül Yeşilçay’dan Kıvanç Tatlıtuğ’a birçok isim ekranlara ara verdi. Bu sonucu nasıl okumak lazım?
Kesinlikle yanlış projelerde rol aldılar. Daha doğrusu önlerine gelen onlarca proje arasından en iyisini seçtiler. İki sezondur doğru düzgün proje çıkmıyor. Keşke beklemeyi seçselerdi.
Dizi oyuncularına verilen rekor ücretler de çok tartışılıyor. Bu konuda ne düşünüyorsun?
Bir dizi ortalama 120 dakika ve bu bir risk. Oyuncu ücretleri kesinlikle bu ülkede çok yüksek karşılanıyor. Dünyada da çok ucuz değil. Çünkü tüm işi onlar sırtlanıyor. Yani bir iş tutmayınca riski onlar alıyor. Türkiye’deki sorun oyuncu ücretlerinden ziyade, isimlere para verilmesi. Hak eden ve etmeyen arasında bir denge kurulması gerekiyor.
Meryem Uzerli’nin yeni dizisi şimdiden çok konuşuluyor. Rol arkadaşı kim olacak, proje erteleniyor mu, ne oluyor? Bu tablo dizinin tutmama ihtimalinden endişe duyulduğunu mu gösteriyor?
Ne yaparsa tutar diye bir şey olmadığını Kıvanç Tatlıtuğ, Nurgül Yeşilçay, Beren Saat gibi isimlerin dizileri batınca gördük. Önemli olan tek şey projedir. Meryem Uzerli meselesine gelince; bir aşk dizisinde oynayacak. Tabii ki aksanı sebebiyle yurt dışından gelen bir kadını canlandıracak. Senaryo sağlamsa izleneceğini düşünüyorum. Çünkü Türk halkında kredisi yüksek bir oyuncu…
2015’te Türkiye’de dizi sektöründe neler değişmeli?
Artık herkes kendisine değil seyirciye iş yapmalı. Hikâyeler ilk bölümde derdini anlatmalı. Ayakları yere basan, gerçekçi işler olmalı.
Nasıl projeler göreceğiz ekranda?
Bence “Diriliş” projesinin yüksek reyting alması dönem projelerinin önünü açacak. Tabii ki aşk yine yükselişe geçecek. Mahalle konseptli dizilerde artacak.
Madem karşımda bir dizi uzmanı var, bende ondan 2014’ün en iyilerini seçmesini istedim. İşte Oya Doğan’dan 2014 Dizi Oscarları…
İyi Drama: Karagül
En İyi Komedi: Ulan İstanbul ve Güzel Köylü
En İyi Kadın Oyuncu: Karadayı’nın Feridesi Bergüzar Korel
En İyi Erkek Oyuncu: Muhteşem Yüzyıl’ın Kanuni Sultan Süleyman’ı Halit Ergenç
Komedi En iyi Erkek Oyuncu: Kardeş Payı’nın Metin’i Ahmet Kural.
Komedi En iyi Kadın Oyuncu: Ulan İstanbul’un Yaren’i Şebnem Bozoklu.
En İyi Yrd. Erkek Oyuncu: Bana Artık Hicran De’nin Nafiz’i Nadir Sarıbacak
En İyi Yrd. Kadın Oyuncu: Kara Para Aşk dizisinin Pelin’i İlkin Tüfekçi.
Komedi En İyi Yrd. Erkek Oyuncu: Güzel Köylü’nün Bünyamin’i Toygan Avanoğlu
Komedi En İyi Yrd. Kadın Oyuncu: Ulan İstanbul’un Şehriban’ı Zeynep Kankonde
Yılın En İyi Çıkış Yapan Oyuncusu: Ulan İstanbul dizisinin Karlos’u Erkan Kolçak Köstendil
En iyi Yönetmen: Urfalıyam Ezelden dizisinin ilk üç bölümünü çeken Faruk Teber
Röportaj: Gizem Ertürk