Selim, yaralı olarak Sesik Köyü’ndeki bir eve sığınır. Bu evde yaşayan ailenin oğulları 20 yıldır kayıptır. Evlerine gelen bu yabancıyı Emete yıllar önce ölen oğlu Hasan olarak sahiplenir. Kocası Ekber ve kızı Suna ona inanmakla inanmamak arasında gidip gelirler. Selim’in iyileşip uyandığında hayatını kurtaran bu insanları tanımadığı ortaya çıkar. Kendi geçmişini hatırlamıyor olması işleri zorlaştırır. Ancak Selim’in gözleri ve elleri Hasan’ınkilerin aynısıdır.