Popüler Sinema

Paylaş
Eleştiriler

Câini (Dogs) - Kara Filmin Tekinsizliği

:: Videolar Câini (Dogs) - Kara Filmin Tekinsizliği
(6.5/10)
Üye: Müge İbrikçi
Câini, genel anlatı yapısında kara filmin tekinsizliğinden faydalanıyor. David Lynch’in Blue Velvet (Mavi Kadife, 1986) filmine nasıl kesik bir kulak ile başlıyorsak Câini’ye de kesik bir ayakla giriş yapılıyor ve böylece ilk dakikasında izleyiciyi yakalamayı başarıyor.

Bogdan Mirica’nın ilk uzun metraj filmi olan Câini (Dogs / Köpekler), Romanya kırsalının uçsuz bucaksız sakinliğini mekan olarak seçmiş. Dragos Bucur, Gheorghe Visu ve Vlad Ivanov gibi oyuncuların yer aldığı yapım, 69. Cannes Film Festivali FIPRESCI Belirli Bir Bakış ödülünü kazanmıştı.


 

Filmin konusundan kısaca bahsedersek; Roman, ona miras kalmış bir arsayı satışa çıkarmak için dedesinin köyüne gider. Dedesiyle kan bağı haricinde başka bir bağlantısı olmayan Roman’ın, kocaman ve kurak olan bu arsayı elinde tutması anlamsızdır.  Satışın gerçekleşebilmesi için birkaç gün dedesinin evinde kalmaya karar verir. Boş araziye gece gelen arabalar ve dedesinin eskiden beraber çalıştığı tuhaf adamlar Roman’ın aklını kurcalar. Emlakçının kaybolması da onun huzursuzluğuna tuz biber eker. Filmin yan hikayesi ise Polis Hogas üzerinden ilerliyor. Hogas’a kime ait olduğu bilinmeyen bir cesetten kopmuş ayak getirilir. Cesedin geri kalanını veya kimin yaptığını bulmak pek kolay olmayacaktır. Yaşı ve hastalığına rağmen Hogas’ın bu işin peşini bırakmaya niyeti yoktur. Bu iki hikaye bir süre sonra kesişecek ve köydeki eski sakinlikten eser kalmayacaktır. 


 

 

Film, aslında güzel bir fikre sahip. Roman’ın istemeyerek de olsa sahip olduğu topraklar, dedesiyle olan ilişkisini temsil ediyor. Araziden satıp kurtulmak istemesinin sebebi de dedesiyle arasında kalan son bağı koparabilmek. Ama bazı gizemli olayların yaşanması, Roman’ın kafasındaki planı sekteye uğratıyor. Kendini oraya ait hissetmese de araziyle ilgili araştırma yapmaktan kendini alamıyor.

 

Filmin diğer dikkat çeken tarafı ise Polis Hogas karakteri. Hogas’ın kesik ayağı bir buzluğa koyup yanında gezdirmesi ve mafyaya bir nevi kafa tutarak olayı çözme çabaları filme renk ve espri katıyor. Bu rol ile Gheorghe Visu’nun 22. Saraybosna Film Festivali’nde “En İyi Erkek Oyuncu” ödülünü kazandığını da not düşelim.


 

Câini, genel anlatı yapısında kara filmin tekinsizliğinden faydalanıyor. David Lynch’in Blue Velvet (Mavi Kadife, 1986) filmine nasıl kesik bir kulak ile başlıyorsak Câini’ye de kesik bir ayakla giriş yapılıyor ve böylece ilk dakikasında izleyiciyi yakalamayı başarıyor. Ama sonrasında kırsalda iz sürerken karakterler kendi derdine düşüyor ve izleyici faktörünü unutuyorlar sanki. Finalde toparlamaya çalışıyor fakat bütüne bakıldığında bir olmamışlık hissi kalıyor geriye. Gerilim ve merak unsurunu sürdürebilmek adına, söylemek istediklerini finale saklayıp durağanlığa yenik düşüyor. Eğer Romanya topraklarından çıkmış suç içerikli ama temposu düşük bir film ilginizi çekerse Câini’yi tercih edebilirsiniz.

 

Twitter.com/mugeibrikci

YORUMLAR

Ziyaretçi Gönder

Gezinti

İletişim
Bize Yazın:


Gönder Max. 1000 karakter
Populer Sinema: #txt
Mesaj Gönder:
Gönder Max. 1000 karakter