Popüler Sinema

Paylaş
Haberler

İyisiyle Kötüsüyle Televizyon Ödülleri

İyisiyle Kötüsüyle Televizyon Ödülleri
Antalya Televizyon Ödülleri sahiplerini buldu, ancak geceye sunucuların kötü performansı damga vurdu!

3. Antalya TV ödülleri ödül töreni sona erdi. 3.5 saatlik ödül dağıtma maratonundan ödül alanlar, verenler ve seyredenler olmak üzere hepimiz yorgun çıktık. Ödül töreni ile aklıma takılanlar, dikkatimi çekenler üzerine kısa notlar aldım.

 

TV dünyasının yıldızları aynı zamanda sinema dünyasının da demirbaşlarından oluşuyor yani Altın Portakal’ da kimleri görüyorsak,  üç aşağı,  beş yukarı burada da onları izliyoruz ama TV ödüllerinde herkes başka bir özenli, şık, cazibeli... Sinemacılar zaten artık hepten hırka, tişört rahatlığına geçtiler. Organizasyonun bu konudaki hatırlatıcı yaklaşımı işe yaramış.

 

Yalan Dünya ekibi çetebaşları Gülse Birsel’le birlikte tam kadro Antalya’daydı ve komedi dizileri dalında almadık ödül bırakmadılar. Haketmediler denemez, Yalan Dünya, Gülse Birsel zekasının pırıltılı bir ürünü... 

 

Ekiplerin konakladığı ve ödül töreninin yapıldığı Mardan Palace’ın çakma şatafatı üstüme üstüme geldi. Otele girmekte, çıkmakta, kapıdaki görevliler sağolsun, ayrı bir dert... Sanırsın ki Alman toplama kamplarındayız. Seneye şehir merkezine daha yakın bir Kongre oteli bu iş için çok daha uygun olabilir. Organizasyon her şeyin en iyisi olsun diye uğraşmış, çokta teşekkür ederiz ama burada diretmenin çok bir manası yok. 

 

Meral Okay’ın kaybı ve Şehir Tiyatrolarına yapılan bürokratik darbe geceye damgasını vurdu. Ödül alanlar yeri geldiğinde toplumsal duyarlılığa dokunacak konuşmalar yaptılar. Politik olma hali Sinema festivallerine özgü değilmiş demek... 

 

Ödül alan herkesin en büyük şikayeti dizilerin çok uzun süreleri ve buna bağlı gelişen emek sömürüsü. Bu konudaki serzenişlere hak vermekle birlikte, yapımcısı, oyuncusu, senaristi herkesin şikayet edip kimsenin parmağını kıpırdatmaması haline bozuluyorum doğrusu... Çekmeyin bakalım şu dizileri, bir diş gösterin. Kimse kendi gelirinden olmak istemediği sürece bu devran sürmeye devam edecek!

 

TV ödüllerindeki bazı ödüllere baktığımda seyircinin yani halkın bu işe bir şekilde dahil edilmesi gerektiğini düşündüm. İzleyen onlar, ödül verenler de onlar olmalı... Daha isabetli seçimler için bu şart. Yine de ödüllerin çoğu gerçek sahibini buldu diyebilirim. Jüride Yüksel Aytuğ’un olması baştan beri içimi rahatlatıyordu zaten. 

 

Salondan anlaşılmıyor ama Twitter’dan takip ettiğime göre TV8 başarılı bir yayıncılık yapamamış. Biz sinema festivallerinden efsunluyuz ama sunucular iki lafı biraraya getirip konuşamıyordu gerçekten! Neyse ki Fırat Tanış yayın aralarında gitarıyla enfes bir müzik ziyafeti sundu. En çok Yağmur şarkısını sevdim. Aldı beni attı Antalya’nın ıssız bir sahiline...  

 

TV8’ün yayınladığı TV ödüllerinde yine TV8’in bu kadar çok ödülü toplaması her masada konuşulan ortak konu oldu. Okan’ı ve Kraliyet ailesi programlarını saymazsak TV8 bildiğimiz eski TV8 ama ödül töreninden çıkan sonuçlara bakarsak Türkiye’nin en iyi ulusal kanalı! Bu işin kokusu daha çıkmaya devam eder benden söylemesi... 

 

İyi, kötü bir ödül gecesi yaşandı bitti. Umarım bu ödüller Televizyona özlediğimiz kaliteyi getirmek konusunda yardımcı olur. Her şey dört dörtlük değil, üzerinde çalışılacak çok şey var ama organizasyonun samimiyeti ve çabası TV ödüllerinin ömürünün uzun olacağı ve sektörü yönlendiren bir markaya dönüşeceğini gösteriyor.

 

Murat Tolga Şen

YORUMLAR

Ziyaretçi Gönder

Gezinti

İletişim
Bize Yazın:


Gönder Max. 1000 karakter
Populer Sinema: #txt
Mesaj Gönder:
Gönder Max. 1000 karakter