Popüler Sinema

Paylaş
Eleştiriler

YARIM - İyi niyet taşlarıyla örülü yollar nereye çıkar?

:: Videolar YARIM - İyi niyet taşlarıyla örülü yollar nereye çıkar?
(6.0/10)
Üye: Melis Zararsız
Elbette hem senaryoda hem sinematografide çok daha başarılı bir çizgiyle bu hikaye daha sağlam bir yapıya kavuşabilirdi ancak Çağıl Nurhak Aydoğdu ümit veren bir genç yönetmen bana göre, diğer işlerini de takip etmeye devam edeceğim şahsen.

Geçtiğimiz sene Malatya Film Festivali’nde yarışan, hem Kemal Sunal Halk Ödülü’nü hem de Jüri Özel Ödülü’nü alan Yarım adlı filmi festivalde izleme şansım olmuştu, sonrasında da filmin ekibiyle kapsamlı bir röportaj yapmıştım. Yarım bu hafta ülkemizde vizyon şansı buldu.


 

Doğu’da bir dağ köyünde yaşayan 15 yaşındaki Fidan’ın annesi ölmüştür ve Fidan hem çobanlık yapmakta hem de küçük kardeşine bakmaktadır. Bir süre sonra babasına verilen bir miktar para karşılığında Ege’deki bir aileye gelin olarak gönderilir. Evlendirildiği kişi, 35 yaşında zihinsel sorunları olan biridir. 


Filmin yönetmeni Çağıl Nurhak Aydoğdu sektöre reji asistanı , yönetmen yardımcısı olarak girmiş. Bu hikaye kafasında somutlaşınca bakanlık desteğiyle de birlikte ilk uzun metrajını çekmiş oldu. Filmin sinematografisi, mekanların kullanımı, oyuncu yönetimi, oyunculukların başarısı, bir ilk film için vasatın üstünde. Müzikler de gayet başarılı. Yani filmin akıcı bir yapısı var, kendini izletmeyi, seyirciyi içine çekmeyi ve merak unsuru oluşturmayı başarıyor.


 

Fidan’ın 15 yaşında oluşu elbette bir çocuk gelin meselesi olarak öne çıkıyor. Fakat röportajda yönetmen filminin asıl meselesinin bu olmadığını,  bu filmle daha çok iki yarımın bir tam etmeyeceğine ve ailelerin verdikleri iyi niyetli kötü kararlarla ve aslında cahillikle çocuklarının hayatlarını ne denli etkileyebileceğine dikkat çekmek istediğini söyledi. 


Fidan’ı canlandıran Ece Tatay hem doğal oyunculuk kabiliyetiyle hem de güzelliğiyle dikkat çekiyor. Fidan’ın “güzel” bir kız olarak seçilmiş olmasıyla ilgili filme bazı eleştiriler geldi, Mustang filmine gelen eleştirilere benzer şekilde. Böylesine hassas bir konunun estetize edilmesi ve sempatikleştirilmesi eleştiriliyor, bana sorarsanız bu dramatik bir filmin dilinin ağdalı oluşunu hafifleten bir estetize tercih ve anlaşılabilir bir “tercih” meselesi, zaten filmin diyaloglarında da belirli bir mizah anlayışı hakim ve bu da şahsen hoşuma giden bir tercih. Mustang’de olduğu gibi bu filmin de masalsı bir yapısı olduğu söylenebilir. Duygu sömürüsü ve seyirciyi ağlatma hedefi yok belli ki yönetmenin, hikayeyi daha naif bir yerden anlatma hedefi var.


 

Yarım filmi, insan doğasıyla ilgili çok enteresan bir konuya da değinmiş aslında. Bazen insan mutsuzsa, başkasının mutluluğundan da mutlu olamıyor ve konum ve şartlar ne olursa olsun kıskançlık duygusu içinde dolanabiliyor. Salih’in ikiz kardeşi son derece sağlıklı bir erkek olmasına rağmen aşk evliliği yapmadığından, zihinsel sorunları olan Salih’i Fidan’a aşık olduğu için kıskanabiliyor ve mutluluğunu istemiyor. Salih’in annesi de aynı şekilde Salih ile Fidan arasındaki ilişkiden dolayı mutlu olacağına enteresan bir kıskançlığa giriyor. Aslında belki de başka bir filme daha derin konu olabilecek derecede doğru bir saptama insan doğasına dair.

 

Filmde doğu ve batı resmi de çiziliyor, daha doğrusu batının içinde doğu algısının altı çiziliyor. Bazı önyargıları da çok göze sokmadan konumlandırıyor hikayede…  “Pire ondan mı geçti, siz Kürt müsünüz, biz çobanız” gibi bazı diyaloglar yeterli göndermeler olarak yerini almış kanımca…


Bir ilk film olarak ve yaşadığımız gerçeklere odaklanan, derdi olan bir yapım olarak, en başarılı kısmı ise oyuncu seçimi olan bu filme bir şans verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Serhat Yiğit, Hülya Böceklioğlu, yakın zamanda kaybettiğimiz Recep Yener gerçekten performanslarıyla filmi başka bir yere taşıyorlar. Elbette hem senaryoda hem sinematografide çok daha başarılı bir çizgiyle bu hikaye daha sağlam bir yapıya kavuşabilirdi ancak Çağıl Nurhak Aydoğdu ümit veren bir genç yönetmen bana göre, diğer işlerini de takip etmeye devam edeceğim şahsen.

 

Twitter.com/blossomel

YORUMLAR

Ziyaretçi Gönder

HABERLER

43. İstanbul Film Festivali 17-28 Nisan’...

43. İstanbul Film Festivali  17-28 Nisan’...

Melisa Uzunarslan'ın "Geçmiyor Günle...

Melisa Uzunarslan'ın "Geçmiyor Günle...

Yakup Tekintangaç'ın Yeni Kısa Filmi &quo...

Yakup Tekintangaç'ın Yeni Kısa Filmi &quo...

Gezinti

İletişim
Bize Yazın:


Gönder Max. 1000 karakter
Populer Sinema: #txt
Mesaj Gönder:
Gönder Max. 1000 karakter