Popüler Sinema

Bulgaristan, Almanya ve Avusturya’nın ortak yapımı olarak ilk gösterimi 2017 Cannes Film Festivali’nden beri süregelen zaman içerisinde birçok festivalden ödülle ayrılan son olarak da İstanbul Film Festivali’nin Uluslararası Yarışma bölümünden de Altın Lale ile dönen Western bu hafta itibarıyla ülkemizde vizyona girdi. Filmin yönetmenlik koltuğunda Valeska Grisebach bulunuyor.

Bulgaristan’ın Yunanistan sınırına yakın merkezden uzak bir köyünde yaşam oldukça zordur. Yaşamın temel ihtiyaçlarından su basit bir sistemle birkaç köyün arasında bölüştürülmüş durumdadır. Bununla birlikte halkın gelir durumunun da oldukça düşük olduğu göze çarpmaktadır. Bu noktada bölgede bir hidroelektrik santrali kurulması için köye Almanya’dan gelen işçi grubu köyün dışında kendilerine ait bir yaşam alanı oluşturmuş ve köyden olabildiğince izole bir şekilde yaşamaya çalışmaktadırlar. İşçilerin arasına yeni katılan Meinhard çalışkanlığı ve pratik zekâsı ile dikkat çekmektedir. Bununla birlikte işçi grubunun alfası olarak görülen Vincent de dâhil tüm grupla arasında bir mesafe bulunmaktadır. Bunun temelinde Meinhard’ın hayata ve insanlara bakış açısının diğerlerinden farklı olmasının neden olduğu bir gerçektir. İki büyük dünya savaşında Almanya’nın yanında yer alarak bedelini ağır bir biçimde ödeyen ve Büyük Bulgaristan ideallerine yenik düşen Bulgarların Alman işçilere bakışlarında derin yaşanmışlıkların, önyargıların ve korkunun olduğunu söylememiz mümkün. Alman işçilerde ise Bulgar köylüleri küçük görme son derece olağan bir durum olarak görülmektedir. Üstelik onların rahatsız olacağını bile bile bulundukları alana kendi ülkelerinin bayrağını da dikmeleri küçük bir köyün üzerinde bile bir baskı oluşturmalarına yetmiştir. Tüm bu iletişimsizlik, önyargı ve kültür farklılığının arasında Meinhard sakinliği, mizacı ve davranışlarıyla köylülerin arasına karışma deneyinde başarıya ulaşmış ve ardından onlarla vakit geçirmeye onları anlamaya ve uyum sağlamaya çalışmıştır. Geçmişi hakkında hiçbir bilgi bulunmayan, ailesi olmayan Meinhard burada kendine bir yaşam oluşturma gayretindedir. Köylülerle vakit geçirmesi, kendine bir kırat alarak dolaşmaya çıkması bunun temel nedenidir. Özellikle kırat ile olan ilişkisinin altında özgürlüğüne düşkünlüğünün de yattığını söylemeliyim. Bununla birlikte köylü halkla olan iletişimi Alman işçi grubu tarafından hiç hoş karşılanmamış ve bir güvenilmez olarak kabul görmeye başlanmıştır. Fakat farklı kültürlerin, dillerin ve anlayışların önyargılar bir kenara bırakıldığında aynı dili konuşamasalar bile en ilkel iletişimin temelinde bulunan sevgi ile anlaşabileceklerini Meinhard herkese göstermiştir. 

Samimi ve doğal oyunculuk performanslarının yanında çekimlerin gerçekleştiği köyün hikâyenin aktarılmasında büyük payı olduğunu düşünüyorum. Bununla birlikte müzik noktasında bazı eksiklikler olduğunu da söylemek mümkün. Filmin bazı sahnelerinde ses ve müzik desteğinin bulunmasının o anların daha iyi yansıtılmasına katkı sağlayacağına inanıyorum. Hikâyenin aktarımı noktasında ise film yine başarılı bir örnek olarak göze çarpıyor. Hayatın temposundan uzaklaşıp sakin bir film arayanlar için bu film gerçek bir fırsat.