Popüler Sinema

Paylaş
Eleştiriler

"Tereddüt"süz yılın en iyilerinden!

"Tereddüt"süz yılın en iyilerinden!
Yazar: Fırat Sayıcı Bu yıl Altın Portakal'da önemli başarılarla dönen, usta yönetmen Yeşim Ustaoğlu'nun "Tereddüt" filmi vizyona giriyor.

Kendi adıma Ustaoğlu'nun en sağlam işi olarak görmesem de, uzun zamandır böylesine cesur bir film izlemek iyi hissettirdi. Tereddüt özellikle de Funda  Eryiğit ve Ecem Uzun'un muhteşem performanslarıyla şaha kalkan bir yapım...


 

Şehnaz, 30’larının başında, bir sahil kasabasında mecburi hizmete başlamış bir psikiyatrdır. Başarılı kocası Cem ile kusursuz bir evlilik sürdüren Şehnaz, her hafta sonu İstanbul’daki evine gidip gelir. 16 yaşındayken zorla evlendirilerek aynı kasabaya getirilmiş olan Elmas’ın hayatı ise bunaltıcı sorumluluklarla geçmektedir. Yolları kesişen Şehnaz ve Elmas’ın hayatlarındaki aynı sorunlarla yüzleşmeleri, yaşamda yeni bir kapıyı aralamalarını sağlayacaktır. Yeşim Ustaoğlu’nun yazıp yönettiği filmde Funda Eryiğit, Ecem Uzun, Mehmet Kurtuluş ve Okan Yalabık başrollerde. Filmin Antalya'da aldığı ya da alamadığı ödüllerin tartışması gereğinden fazla yapıldı. O yüzden bu konulara girmeye hiç niyetim yok ancak ayakta alkışlanacak bir performansa imza attığı için Ecem Uzun'a ve Türkiye'de çoktandır görmediğimiz bir kadın oyuncu cesaretini bizlere sunduğu için Funda Eryiğit'e teşekkür etmek lazım. Bu iki performans oyunculuk derslerinde, okullarında örnek olarak sıkça izlettirilmeli kanımca.


 

Gelelim filmin inceliklerine... Psikanalist feminist bakış açısına göre, toplumsal cinsiyet büyük oranda bilinçaltına gömülü. Türkiye gibi 3. dünya ülkelerinde bu durum, 'dil' ve 'önyargı' gibi yapılarda kendine palazlanacak ortamlar yaratmakta. Eril söylem ve davranışların her daim baskın olduğu toplumumuzda neredeyse her gün kadına şiddet haberlerine şahit olmaktayız. Kadına şiddetin kim tarafından yapıldığı pek de önemli değil aslında. Bu, kimi zaman, ortaokul terk, akşamları kahveye takılıp arkadaşlarıyla batak oynayan ve karı kız muhabbetini futbol sohbetiyle harmanlayan Osman abinin, 3 çocuğunun anası, hiç okula gitmemiş Naciye'ye gösterdiği şiddet olabiliyor. Kimi zaman da, iyi bir dereceyle mastırını tamamlamış, güzel para kazanan, hayat standardı oldukça yüksek mühendis İlker yeni evlendiği doktor Aslı'ya şiddet uygulayabiliyor. Tereddüt'te de hem aile baskısına, hem de zorla evlendirildiği kendinden yaşça büyük kocasının cinsel şiddetine maruz kalan küçük Elmas ile kocasının ilgisizliği, cinsel yetersizliği ve psikolojik şiddetine maruz kalan psikiyatrist doktor Şehnaz'ın hayatlarına tanıklık ediyoruz. İkisinin yavaş yavaş kesişen hayatları ise seyrine doyum olmaz bir duygusal gerilim ve toplum çözümlemesinin içine doğru itiyor bizleri.  


 

Toplumsal ya da yakın çevreden gelen baskılar sebebiyle cinsel ihtiyaç ve arzularını bilinçdışına yönlendirmek zorunda kalan Şehnaz, tersi bir yöntemle Elmas'ı çözebilmek için onun bilinçaltına inmeye çabalıyor ve başarıyor. Bu bağlamda, terzi kendi söküğünü dikemez misali, aslında iyi, uzlaşmacı ve başarılı bir doktor resmi çizen Şehnaz'ın kendi hayatında yanlış çözümlemeler yaptığını görmek seyirci olarak bizi huzursuz etse de, bir kadın birey olarak onun başka bir erkeğe (meslektaşı) yönlenme tercihine saygı duymak zorunda olduğumuzu hissettiriyor bize Ustaoğlu. Keza -Funda Eryiğit ve Ecem Uzun'un muhteşem oyunculuk sınavını verdikleri- Elmas'ın çözülme ve bilinçaltıyla yüzleşme sahnesi de yönetmenin seyirciye önyargılarını kırması gerektiğinin altını çizdiği tokat gibi bir tercih. Jacques Lacan'a göre 'kimliklendirme' olgusu, bireyin kendisini başta ailesi olmak üzere diğer insanlarla ilişkilendirmesinde kurduğu özne kimliğinin yapılanmasını ele alır. Elmas'ın mutlu bir yaşam sürerken ve kendi kimliğini ailesinin içinde konumlandırırken birden bire yaşça büyük ve hiç tanımadığı bir adama eş olarak gitmesi ruhunda büyük kırılmaya yol açıyor. Bu kırılma kendisini hiç istemese de kötücül bir çözümün içine sürüklüyor.  


 

Şehnaz ise ilk bakışta herkesin onaylayabileceği karizmatik, işinde başarılı, yaşam standartları yüksek bir adamla, Cem'le evli. Ancak cinsel anlamda mutsuz Şehnaz. Ne zaman kocasıyla birlikte olsa, Cem'in erken boşalmasıyla hevesi kursağında kalıyor. Üstelik kocasını geceleri gizli gizli porno izlerken yakalamak da Şehnaz'ın açmazına bir soru işareti daha ekliyor. Üstüne üstlük Cem'in üstten bakan, bilmiş ve kibir dolu korumacı tavrı Şehnaz'ı iyice köşeye sıkıştırıyor. Hal böyleyken Şehnaz bir yandan Elmas meselesini çözümlemeye çalışırken başka bir erkeğe yelken açmaya yelteniyor. Okan Yalabık'ın oynadığı meslektaş karakteri Şehnaz için bir çözüm müdür, tartışılır? Onu, Şehnaz'ın kocası Cem'le çözümsüz kalmış cinsel/psikolojik gerilimin gerçekteki somut hali olarak tanımlamak daha doğru olacaktır. İş arkadaşının, boyu aşan azgın dalgaların dövdüğü kayaların üstündeki evini de Şehnaz'ın güvenilir liman aradığının delillerinden biri olarak da okuyabiliriz. Ancak bu geçici arzu kabarması Şehnazın derdine çare olmuyor.  Kocası Cem'le yaptığı ve şiddeti giderek artan tartışmalar sonucunda verdiği karar her türlü geçici çözümden daha iyi hissettiriyor bizlere. 

 

 

Dar alanda kısa paslaşmalarla ancak bu kadar yorumlayabildim filmi. Uzunca incelenmesi, çözümlenmesi gereken ve bunu hak eden bir film "Tereddüt". Mutlaka sinemada izleyin derim...


 

twitter.com/firatsayici

YORUMLAR

Ziyaretçi Gönder

RÖPORTAJLAR

Cüneyt Karakuş: "Bu filmde ses rengi...

Cüneyt Karakuş: "Bu filmde ses rengi...

Fırat Sayıcı

Emre Ahmet Seçmen: “Bu belgesel için 53 r...

Emre Ahmet Seçmen: “Bu belgesel için 53 r...

Fırat Sayıcı

Salvatore Schirmo: "İtalyan sineması...

Salvatore Schirmo: "İtalyan sineması...

Fırat Sayıcı

Gezinti

İletişim
Bize Yazın:


Gönder Max. 1000 karakter
Populer Sinema: #txt
Mesaj Gönder:
Gönder Max. 1000 karakter