Popüler Sinema

Örümcek Adam’ın yeninden başlayan macerası, ilki 3 filmlik ve ikincisi 2 serilik filmlerden sonra farklı haliyle yoluna “Örümcek Adam: Eve Dönüş” filmiyle devam ediyor. Kaptan Amerika: Kahramanların Savaşı ‘nda ekiple karşılaşan Örümcek Adamımız, savaştan sonra Iron Man Tony Stark tarafından evine getiriliyor ve yeni görevleri beklemeye başlıyor. Biraz standart hayatında devam ettikten sonra, karşısına çıkan durumla birlikte kendi kendine bir maceraya atlıyor.

Marvel’ın yeni seride Örümcek Adam’ı Yenilmezler ekibiyle bir araya getirmesiyle devam eden macerada Kaptan Amerika: Kahramanların Savaşı’nın ardından bu filmde de Örümcek Adamımız Peter Parker’a Tom Holland hayat veriyor. İlk üçleme seride güzel başlayan, olgunlaşmaya doğru giden ve gittikçe tekdüze hale gelen bir Örümcek Adam izlemiştik. Daha sondaki ikilemede ise izleyenlerde izleme isteği uyandırmayan (kendi adıma konuşuyorum) bir olmamışlık hali söz konusuydu. 

Yeni seride ise artık Örümcek Adam olmuş, bir şeyler yaşamış olan, yaşı biraz daha gerilere, 15’li yaşlara getirilmiş Peter Parker izliyoruz. Hatta May hala da daha genç yazılmış ve sürekli ebeveynleriyle olan bir Parker yok. Hor gören okul arkadaşları, hoşlandığı kız, kötü adamlar yine bu filmde de mevcut. Ama bu filmin büyük farkı, süper kahramanımız. Artık çok gösterişli, olgun ve her beladan kurtulan ultra süper kahramanlardan yavaş yavaş bıkmıştık. Ama “Örümcek Adam-Eve Dönüş” te daha toy, saf, cana yakın ve yaşça küçük bir süper kahramana kavuşuyoruz. Ve sempatimizin arttığı bu kahramanla bağ kurup onu seviyoruz.

Ve yavaş yavaş film içinde gelişen bir kahraman söz konusu. İlk olarak komik görünümlü bir kostümle izlediğimiz Örümcek Adam, aslında kostümün önemli olmadığını ve içindeki gücü ispat eder halde. Daha sonra gelen yeni kostümle aslında teknolojiye ayak uyduran, donanımlı ve konuşkan bir kostümle karşımızda karakterimiz.

Film, görsel olarak sağlam bir yapıda. Zaten Marvel filmleri bu doyumu izleyenlerine garantiler her zaman. Çizgi romandan alınan o efsane tadı da almamak imkânsız. Senaryoda, bilindik hikayeden dışarı çıkıp, Örümcek Adam’ın gençliğinin verdiği toyluk ve gücünün anlatımı, filmi belki de daha çok sevmemizi sağlıyor. Bu filmde anlatılan kötülüğün de oluşturuluşu, bahsettiğim çizgi roman hikayelerinden beslenir durumda ve kurulumu başarılı.

Filmimizin Örümcek Adam’ı yani Peter Parker’ı Tom Holland, tıpkı Kaptan Amerika: Kahramanların Savaşı’ndaki kadar başarılı. Yeni nesil genç Örümcek Adam’ın gücünü ve toy hallerini başarılı veriyor. Filmin kötü adamı da tıpkı rakibi kadar güçlü. En İyi Film Oscar’lı Birdman ve Spotlight gibi güçlü filmlerde güçlü karakterlere hayat veren Michael Keaton, filmin altın madeni. Birdman filmini bilenler bilir. Filmin Riggan’ı olan Keaton sokakta ve arkasında adam-kuş olan bir kare vardır. Keaton’u Örümcek Adam’da kanatlı kötü karakterle izlerken, bu kare hemen aklınıza gelecektir. Bu çok tatlı bir anımsatma olmuş. Iron Man’ı 9.kez civarda layıkıyla canlandıran Robert Downey Jr.’a da selam vermeden de olmaz…

“Örümcek Adam-Eve Dönüş” küçük büyük tüm izleyiciye hitap eden yapısıyla, izleyenleri sıkmıyor. Ben ilk yarıyı izlerken sanırım film bitti demiştim. Ara olduktan ve ikinci yarı başladıktan sonra, sanki 2 tane film izlemiş hissine kapıldım. Bu hissi nadir filmlerde yaşarsınız, bu da onlardan bir tanesi. Örümcek Adam herkesin sevdiği bir kahraman. Süper kahramanımız, bu filmden sonra biraz daha bağ kuracak sizinle ve ona biraz daha yakınlaşacaksınız…

twitter.com/CarpeDiem_Dali