Popüler Sinema

Paylaş
Eleştiriler

O

O
(8.2/10)
Yazar: Deniz Çobaner

262 kopya ile vizyonda kendini bangır bangır gösteren IT(O)(2017), 27 sene öncesinin ürpertisini tekrar beyaz perdeye taşıyor. Filmin Stephen King’in aynı adlı romanından uyarlandığı ilgili herkesin bilgisi dâhilindeyken, bu seferki uyarlamanın yönetmen koltuğunda Andy Muschietti ile karşılaşıyoruz. Muschietti, Mama(2013) ile korku-gerilim severlerin dikkatini üzerine çekmişti. Yine de kült korku It’in altından kalkıp kalkamayacağı merak konusuydu ve görülen o ki Muschietti bunu fazlasıyla başarmış.

 

Erken gençlik dönemi korku-gerilimi olan film vizyonda 2 keskin kuşağa hitap edebilme yetisine sahip. Bir yandan 90’larda yeni gençliğini yaşayanlar için geçmişe dönüş-nostaljik arayışına karşılık gelirken bir yandan günümüz yeni gençlerini (Stephen King romanları ellerinde) sinemaya çekmiş. Roman-film karşılaştırmasından yeterince nasibini almaya mahkûm filmin bir de 1990 yapımı mini diziyle karşılaştırılması gibi bir talihsizliğinin olması göz önüne alınırsa, film hakkında yapılan olumlu eleştirilerin değeri bir kat daha artıyor.

 

Filmin konusu ise şöyledir; okulun “Kaybedenler Kulübü” öğrencilerinden oluşan bir grup palyaço şeklinde kendini gösteren ve birçok farklı şekle de girebilen kötü bir varlığa karşı bir araya gelirler ve Derry kasabasında kaybolan çocukların gizemini çözmeye çalışırlar. Bunu yaparken en derin korkularıyla yüzleşeceklerdir. Filmin hikâyesi oluşturulurken romanın aslına sadık kalınması saf korkuyu izleyiciye aktarması açısından yapımın hanesine artı puan olarak yazılıyor. Ana kahramanların yaş grubu ve dünya görüşünü es geçmeden yer yer esprili bir hal alması inandırıcılığı artırıyor ki fantastik gerilim öğeleri içeren bir film için bu oldukça büyük bir başarı. Son zamanların korku filmlerinde kullanılmaktan sıkılmadıkları ama aslında filmi basitleştiren ani ses efektleri ile korkutma alışkanlığı yerine, sıkı bir şekilde kurgulanmış sahneleri, geçişleri ve girift ışık-gölge oyunlarıyla oluşturduğu korku etkisi nefis bir korku deneyimi sunuyor. Öyle ki büyük bir salon dolusu izleyici 135 dakika boyunca diken üstünde, zaman zaman toplu çığlıklarla Derry kasabasının kanalizasyonlarında yaşıyormuşçasına filme katılıyor. Gore öğelerden çok görülmeyen ama hissedilenin korkusu filmde ağır basıyor. Hatta filmdeki çoğu korku öğesi çocukluk-yeni gençlik döneminde ortak bilincin ve hatta bilinçaltının izlerini taşıyor.

 

90 yapımı mini-dizi versiyonunda o dönemin çocuklarına palyaço korkusu miras bırakan Pennywise maskesinin altındaki usta aktör Tim Curry çıtayı oldukça yükseltmişti. Buna rağmen 2017 yapımı It’in Pennywise’ı Bill Skarsgård bu zorlu görevin altından başarıyla kalkıyor. Kanalizasyonda izleyiciyle göz göz geldiği ilk andan itibaren o nostaljik korkumuzu kamçılamayı başarıyor. Ana kahramanlar ise neredeyse gerçek yaşamlarını izliyormuşçasına konunun içindeler. Oynamıyor, aktörlük yapmıyorlar; onlar hep birlikte Derry kasabasındaki Pennywise ile koca bir yaz yaşıyorlar. Filmin yetişkinlerine pek fazla söz düşmüyor ama onlar da genel konsept içinde uyumlu bir oyunculuk sergiliyorlar.

 

Genel olarak film önceki yapımın hatalarını kapatıp bir üst seviyeye taşırken bazı yönleriyle de yeni hata ya da eksikliklere kapı aralıyor. Final savaşın aksiyon değil de korku yönünden daha güçlü gelmesini bekleyen izleyicinin beklentisini tam karşılayamıyor. Kanalizasyon sirki denilebilecek sahnenin devleşmesi gerekirken görece olarak sakin kapanış yapması filmin “keşke”si olabilir.

 

Sonuç olarak çocukluk döneminin palyaço korkusunun kaynağına inen izleyici kitlesi olsun, Pennywise’la yeni tanışan taze nesil için olsun eskisinin üstüne koymayı başarabilmiş ve hatta yılın en iyi korku filmi olacağa benzeyen bir yapım olmuş It. Sinemada toplu olarak deneyimlenmesi de ayrı bir tercih sebebidir.

 

twitter.com/tuzluk_arch

 

Etiketler: it, o, deniz çobaner, eleştiri

YORUMLAR

Ziyaretçi Gönder

Gezinti

İletişim
Bize Yazın:


Gönder Max. 1000 karakter
Populer Sinema: #txt
Mesaj Gönder:
Gönder Max. 1000 karakter