Popüler Sinema

Sinemada son tanrıçalardan biridir Monica Bellucci. Zaten iki elin parmaklarını geçmez bu isimler. Marilyn Monroe, Raquel Welch, Bo Derek gibi isimlerin son örneği Monica Bellucci. Bu filmde gördük ki onun da zamanı geçmiş. Yılların izi kapatılamayacak bir şekilde etkilerini gösteriyor. Acı olan ise Monica’nın bu yıllarla barışık roller yerine hala güzel kadın rollerini tercih etmesi. Üstelik böyle olunca oyunculuğu da zarar görüyor. Ne oluyor? Sadece fiziğine dayanan bir isim olarak kendine haksızlık ediyor. 

Filmin ikinci önemli ismi ise Louis Garrel. 2003 yılında Bernardo Bertolucci’nin yönetmenliğini yaptığı Dreamers filminden hatırlayacağınız oyuncu bu filmde de benzer bir rolü canlandırıyor. Dreamers’ta Eva Green ve Michael Pitt ile üçlü bir aşk ilişkisi içindeydi. Yakıcı Bir Yaz’da ise yine üçlü bir ilişkiye giriyor ama bu sefer ki partneri Monica Bellucci. Aradaki yaş farkı filmin odağı aslında. Aşk ilişkileri herşey düzenli olsa bile karmaşık ve zor iken bir de yaş farkı gibi başka etkenler işin içine karıştığında iyice içinden çıkılmaz duruma giriyor herşey. Özellikle genç erkek büyük kadın denkleminde doğa erkeğin lehine işlerken duygusal dünyanın dokunuşları erkeği intihara sürüklüyor bu öyküde. 

Filmin kısa öyküsünü anlatırsak: Çok sıcak bir yaz gecesinde, spor bir araba ağaca çarpar. Bir yıl önce... Paul ortak bir arkadaşı vasıtasıyla ressam Frédéric ile tanışır. Frédéric delicesine aşık olduğu aktrist Angèle ile İtalya’da yaşamaktadır. Bir çalışma esnasında Paul asistan olan Roland ile arkadaş olur ve Elisabeth’e aşık olur. Frédéric Paul ve Elisabeth’i Roma’ya davet eder. Paul’e kendisini büyüten büyükbabasının bir fotoğrafını gösterir ve akşam yemeği esnasında Roland’ı, varlığından rahatsızlık duymuş gibi görünen Angèle ile tanıştırır. Sonrasındaysa, bir otelde Angèle ile Roland birlikte olurlar. Zaman geçer. Angèle Frédéric’i terk eder. Elisabeth Paul’un çocuğuna hamiledir. Frédéric boşanmak istemektedir. Paul ve Elisabeth Roma’dan ayrılırlar. Elisabeth'in bebeği doğmuştur. Paul şans eseri Frédéric ile Paris’te karşılaştığında, ressam ona Angèle ve Roland’ın ayrıldıklarını söyler. O gece, Paul gelen bir telefon ile uyanır. Frédéric korkunç bir kaza geçirmiştir... Hezeyan içinde hastenede yatarken, büyükbabasının ruhu Frédéric’i ziyaret eder. Paul gelince, ressam kazanın aslında bir kaza olmadığını itiraf eder. Angèle’sız hayat çekilmez olmuştur. Paul hastaneden ayrılır ve Frédéric ölür. 

Filmin bütün bu ünlü isimlerinin oyunculuklarına baktığımızda performansların zayıf olduğunu görüyoruz. Peki bütün oyunculuklar zayıf olursa bunun sorumlusu kimdir? Yönetmen tabii ki. Philippe Garrel son üç filminde kendi oğlu olan Louis Garrel’i oynatıyor. Baba oğulun yaptığı filmler içinde 2005 yılında Regular Lovers büyük başarı elde ederek Venedik Film Festivali’nde Altın Aslan Ödülü'nü kazandı. Herhalde bu ödülün etkisi üç filmlik baba oğul birlikteliği oldu. Yakıcı Bir Yaz kalitesizliğiyle bu ortaklığın tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini kanıtlıyor...

Serdar Akbıyık