Popüler Sinema

Öncelikle animasyon filmleri için yapılan şu basmakalıp yorumdan biraz bahsetmek istiyorum: ‘’Çocuğunuzla keyif alabileceğiniz bir film’’ … Tabiki, animasyon filmlerin yapılış gayesi hali hazırda çocukların dünyaya bakışı, eğitimi ve birtakım yeni bilgiler ışığında kendilerini geliştirmede katkıda yapılan filmler olduğu su götürmez bir gerçek. Ama animasyon film dediğimiz tür bunun çok daha ötesinde bir şeydir. Walt Disney’in ‘’Mickey Mouse’’ olarak bildiğimiz ilk canlandırma filmi ‘’Steamboat Willie’’, ilk CGI animasyon filmi ‘’Toy Story’’ derken 3D teknolojisinin daha da gelişmesiyle PIXAR yapımları, Ice Age, Shrek, How To Train Your Dragon ve Madagascar,Despicable Me  gibi küçük izleyiciler dışında yetişkinlere de hitap eden animasyonlar çıktı. Haliyle bu bahsettiğim filmler sadece çocuk filmi değil aynı zamanda spekülatif karakterlerinin içindeki derinlikleriyle insanı da anlatan filmler. İşlediği alt metinler, evrensel konular, ince espriler de cabası. Ayriyeten daha çok Tim Burton’ın animasyon filmlerinde sıkça karşımıza çıkan stop-motion alt türündeki gotik korku animasyonları, Hayao Miyazaki’nin kült animeleri de çocuklar yerine büyüklere hitap eden dramatik alt yapısıyla animasyon filmin önemini daha da vurguluyor. 

Gelelim Madaskar Penguenleri’ne. Dreamworks Animation’ın, Twentieth Century Fox’tan sonra popüler çocuk kanalı Nickeledeon ile de güçlerini birleştirmesiyle sinemadan ziyade etkisini TV ekranlarında vermeye başladı. Shrek ve Monsters vs.Aliens’ın noel, cadılar bayramı gibi özel bölümlerinden sonra Madagaskar Penguenleri’ne özel dizi de yapıldı. Ardı arkası kesilmeyen bu seri üretim spin-off’una Kung Fu Panda, How To Train Your gibi yapımlarının özel dizileri de eklenmeye başlayınca Dreamworks, nihayet Madagaskar Penguenleri’ni beyazperdede izleyeceğimiz ilk maceraları için kolları sıvadı. 

Madagaskar’ın ilk üç filmi gibi, dizilerinde de keyifli maceralara imza atan penguenlerin yeni macerası bu sefer  Venedik, Şangay ve New York’a uzanırken biraz daha hızlı bir tempoda ilerliyor ve her animasyon filminde olduğu gibi kötü karakterin neden kötü olduğuna dair bir flashback sunuluyor. Öte yandan animasyon filmlerinin mottosu haline gelmiş aşina olunan alt metin mesajları Madagaskar Penguenleri’nde daha farklı bir yolla anlatılıyor. Sevgi, güven, aile olma gibi bu alt metinler en azından fazla göze sokulmadan, Çavuş’un ince esprileriyle sağlam bir şekilde desteklenilmeye çalışılıyor. Tabi hatırlatalım, ufak tefek filmin kendine has kullandığı bir bel altı mizahı da var.

Her ne kadar son yıllardaki animasyon filmlerindeki konular klişe, mesajlar bayağı olsa da karakterlerin birbirleriyle olan kimyası ve o karakterlere nefis yorumlar katan seslendirme sanatçılarının payı gerçekten büyük. Hem de bu sırf çeviriden ziyade akışı bozmayan, kulağı tırmalamayan, yerine oturan esprilerle de daha da net bir hal alıyor. Çavuş dışında diğer kemik kadronun seslerinde oynamalar yok. Ancak itiraf etmeliyim ki Çavuş’u seslendiren Sinan Divrik bambaşka bir yorum katmış. Öte yandan Faruk Akgören (Kowalski), Ali Ekber Diribaş (Asker) ve özellikle Sefa Zengin (Ahtapot Dave) bir hayli başarılı.

Ancak şunu da söylemeden geçemeyeceğim. Film, ikinci yarısında zorlama bir gevezelik ve yığınla mesajla ilerlemeye başlıyor. Özellikle final bölümü filmin başlarında kendini fazla belli ediyor. Hatta bu final bölümü yakın zamanda izlediğimiz popüler bir animasyon filminin final bölümüne de çok benziyor açıkçası. Keza ‘’Kuzey Rüzgarı’’ bence filmin akışını birazcık sekteye uğratıyor.

Sonuç olarak, Madagaskar Penguenleri, konusunu, temcit pilavı gibi defalarca tekrarlanan mesajlarını ve beyazperdedeki/TV’deki maceralarını bir tarafa bırakırsak gayet eğleneceğiniz, komik ve aksiyonu bol bir animasyon filmi var karşımızda . Zaten 3D teknolojisi ve animasyonun nasıl bir noktaya geldiğiyle ilgili kelam etmemize gerek yok. Siz arkanıza yaslanın ve penguenlerin hız kesmeyen macerasına tanık olun derim.

*Belgesel çekimlerine yapılan parodi ve TR dublajın kalitesi çok hoş.

*Penguenlere eşlik eden bazı yan karakterler ve acelecilik keşke olmasaydı dedirtiyor.

NOT 1: Filmin son jeneriğinde koltuklarınızdan kalkmayın. Çok tatlı bir sürprizi var size.

NOT 2: Penguenlerin bundan çok daha iyi olduğunu düşündüğüm başka bir macerası var. Nickelodeon’daki dizisinin ‘’Dr. Blowhole’’ bölümünü bulursanız mutlaka izleyin. Hem komik hem de biraz daha zekice. 

Furkan Erkan

twitter.com/SinefildeNotlar