Yazar: Fırat Sayıcı |
İzmir’de 5. kez büyük bir kararlılık ve özveriyle düzenlenen Kadın Yönetmenler Festivali için birkaç günlüğüne İzmir’deydim. Fransız Kültür Merkezi’nde kısa film, belgesel ve uzun metraj gösterimlerinin yanı sıra sektörün önde gelen kadın sinemacılarıyla çeşitli söyleşiler ve atölyelerin de düzenlenmesi festivali renklendirdi. Kapanış töreni 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne denk getirilen festivalin sinemamız için oldukça önemli bir yerde olduğunu düşünüyorum.
Festivalde ağırlıklı olarak kısa filmlerin ve belgesellerin gösterildiğini belirttikten sonra katılımın yüksek olduğunu da eklemeliyim. Böylesi festivallerde özellikle de genç bir seyirci kitlesini salonlarda görmek beni daha fazla mutlu ediyor. Kim bilir belki de o gençlerin arasından ileriki yıllarda bizleri uluslararası platformda gururlandıracak sinemacılar çıkacak. Geçtiğimiz yıllarda denk gelip izleme şansı bulduğum Türk yapımı kısalar ve belgeseller haricinde bu festivalde ilk kez izlediğim yabancı filmlerin seyircisi olmak da benim için önemliydi. İçlerinde en çok beğendiğim ise 18 dakikalık bir Ukrayna yapımı idi. Kadın-erkek ilişkileri, aile yapısı, çocuk yapıp yapmama mevzusu üzerine esprili bir dille kurulmuş film bittikten sonra yanımdaki arkadaşıma dönüp şunu söyledim: “İşte iyi bir kısa film böyle olur!” Bir yerlerde karşınıza çıkarsa kaçırmayın derim. Filmin ismi “2 Lines/2 Lives”, yönetmeni ise Alyona Kaporina…
Sevinç Baloğlu ve Fatoş Yapıcı ile belgesel, Çiğdem Sezgin’le yönetmenlik, Banu Bozdemir ile çocuklar için sinema, Ezgi Çelik ile oyunculuk, Doç. Dr. Nurdan Tekeoğlu ile film yapım ve kitlesel fonlama, Burçak Üzen Açık ve Nilüfer Uzun Deveci ile dizi sunumu, Gülengül Altıntaş ile senaryo ve Prof. Dr. Berrak Taranç ile çocuklarla film müziği atölyeleri hem biz konukları hem de İzmirli sinemaseverleri sinema sevinciyle doldurdu. Festivalin ilk günlerinde ünlü İranlı kadın sinemacı Narges Abyar’ın verdiği masterclass ise özellikle de sinema öğrencileri için faydalı oldu.
Hepimizin bildiği üzere festivallerin devamlılığında yerel yönetimlerin desteği çok önemli. 3 yıldır festivale destek veren İzmir Büyükşehir Belediye başkanı Tunç Soyer’e de festivalde teşekkür plaketi sunuldu. Soyer, festival ekibini kutlayarak “Oscar yolunda da salonlara sığmayan festivaller yapmak konusunda da yoldaşınız olmaya, elimden ne geliyorsa yapmaya devam edeceğim” dedi. Kadın Yönetmenler Derneği Başkanı ve etkinliğin organizatörü Gülten Taranç ise “Buradan Oscar’a gönderecek kadın yönetmenlerimizin olacağını düşünüyoruz. İzmirliyim, bu şehri çok seviyorum. Buradan dünyanın her yerine gidiyoruz, dünya da bize geliyor. Bize 3 yıldır destek veren İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Geçenlerde kaybettiğimiz sinemacı arkadaşımız Didem Şahin’in ödüllü belgeseli “Acı ve Tatlı” belgeselinin gösterimine Şahin’in ailesi de katıldı. Oldukça duygusal anların yaşandığı gösterim sonrasında sevgili Didem’i bir kez daha anma şansı bulduk.
Başta festivalin ayakta kalması için yıllarca çırpınan yönetmen Gülten Taranç olmak üzere etkinlikte emeği geçen herkesi bir kez daha tebrik etmek istiyorum. Çoğunluğu kadınlardan oluşan genç ve dinamik bir ekibin düzenlediği bu festival umuyorum ki ilerleyen yıllarda daha güzel destekler alarak iyi yerlere gelecektir.
5. Uluslararası Kadın Yönetmenler Festivali
Ulusal yarışma ödülleri
Ulusal En İyi Kısa Film- Siz Biraz Uzak Kaldınız
Ulusal Kamera Göz En İyi Belgesel Film- Sıradan Birkaç Gün
Biket İlhan Ulusal En İyi Yönetmen Ödülü- Plastik Rüya
SİYAD Ulusal En İyi Belgesel Film- Acı ve Tatlı
SİYAD Ulusal En İyi Kısa Film- Mamaville
Sevin Okyay Sinema Yazarlığı ödülü- Melis Behlil
Uluslararası Ödüller
Altın Makara En İyi Uzun Metraj Film- First Snow ve Iron Defiency
En İyi Deneysel Film: Women a Documentary About The Status Of Women in The Society
En iyi Animasyon Film: Steve Steve
En İyi Belgesel: Sweeping Yerevan
Uluslararası En İyi Kısa Film: The Jackpot
Jüri Özel Animasyon Ödülü : The Classmate
Jüri Özel Deneysel Ödülü: I Don’t Want To Be A Human Anymore