Popüler Sinema

Paylaş
Eleştiriler

Deliha 2

Deliha 2
(6.0/10)
Yazar: Mustafa İri

Vizyonu her hafta şenlendiren yerli filmlerdeki kalite arayışı süre dursun kendi bildikleri yolda taviz vermeden ilerleyen, kendi senaryolarıyla ortalığı kasıp kavuran isimler var. Komedi türünde Şahan Gökbakar ve Ata Demirer geçtiğimiz dönem ses getiren işler yapmışlardı. Kendi kitlesinin tüm beklentilerini karşılayan bu komik adamlar, sevelim ya da sevmeyelim iyi dikiş tutturdular. Unu eleyip eleği de bir güzel astılar. 

 

Sinema salonlarına kalabalıkları mıknatıs gibi çeken bu fimler iğrenç,  zırva, abidik gubidik ya da sulu zırtlak da olsalar gişede sanat filmlerinin yapamadığını yapıyor, vasat çoğunluğun gazını alarak tavanı zorluyorlar. Her ne kadar kendimi bir festival canavarı ve sinefil görsem de, bu güruha dahil olup zaman zaman eğlendiğimi de bilirim. Son bir ayın vizyon takvimine baktığımızda Gülse Birsel harikası Aile Arasında tutarlı bir izleyici akışını karşılamayı sürdürüyor. Yeni gelen filmlere direnerek tutunmayı sürdürüyor. Gitmem de gitmem diyor. Sonrasında Cem Yılmaz'ın filmiyle de kıyasıya mücadele eden Aile Arasında, kulaktan kulağa fısıldaşmalarda da Arif'e ve sevimli robot 216'ya kafa tutuyor. Cem Yılmaz'ın teknik açıdan 1970'leri başarılı bir şekilde yansıttığı filmin izleyiciyi kahkaha açısından doyuramadığını, gavur  dağı salatası gibi ne var ne yoksa içine kattığını düşünenler çok. Uzun süresi, meraklı bir kedi gibi her şeyi kurcalaması ve onca renkli yumağı birbirine karıştırarak yorucu bir şamata çıkarması filmin büyük handikapları. Hal böyle olunca deli gibi gülmek isteyen süngüsü düşük halkımız Cem Yılmaz'ı çok sevseler de filmlerine bir türlü ısınamıyor, arkasından eleştiri okları fırlatıyorlar. Zaman zaman SİYAD'ın kollarında huşu içinde uyusa da adaylık ya da ödülleri dışında halkla tam olarak buluşamadı Cem Yılmaz sineması. İlk iki filmi daha sıcak hissiyatlarla hatırlanıyor oysa. 

 

İşte tam bu noktada DELİHA'dan söz edebiliriz. Delişmen, safiyane ve pasaklı kızımız, Gupse Özay'ın tıpkı Gülse Birsel gibi kendi yaratıcı evreninden çekip çıkardığı yaşayan bir karakter. Dobralığı, kabadayılığı, sakarlığı kadar sevgi dolu kalbiyle de ışıklar saçan akıllara zarar Zeliha, ona taktıkları lakap ile ikinci serüvenini izlettiriyor şimdi. Vizyonda hızlı bir yükselişe geçtiğini, saydığım diğer iki filme kafa tuttuğunu hatta Arif V 216'nın gerçek üstü macerasından çok daha fazla eğlendirdiğini duyuyoruz. Mahallenin dişi efesi bu defa aşkı meşki bir tarafa bırakıp kariyer peşinde koşmak için elinden ne geliyorsa yapmayı kafaya koyuyor. Menopozaki annesine ve yaşlı babaannesine inat başarıyor da. Bir lokantada garson olmaya karar veriyor ve oradakilerin kalplerini de kazanarak yavaş yavaş sağlam bir kariyerin de ilk basamaklarını tırmanıyor. Gelin görün ki karşımızdaki kişi adıyla sanıyla DELİHA. İşleri yoluna koyana kadar ne kadar densizlik, rezillik ve paçozluk varsa bir bir yapıyor, elinden geleni ardına koymuyor. 

 

Gupse Özay, ilk filmde bu karakteri yeterince iyi çizememiş ve kendi yarattığı işin karikatürüne dönüşme tehlikesi atlatmıştı. İtiraf etmeliyim ki DELİHA 2 afişini gördüğümde 'bu ısrarı sürdürmenin anlamı yok, olmuyor işte!' demiştim içimden. Bu tür konularda yanılmaya bayılıyorum. İstemeyerek filmi izlediğim için kendimi biraz ayıplıyorum şimdi. Bir senaryo oluşturmanın, hele de bir komedi filmi senaryosu yazmanın ne denli zor olduğunu bilirim. Gupse Özay, bu kez ilk filmde eksik bıraktığı tüm boşlukları ustaca doldurarak Zeliha'yı tümüyle anlaşılır biri haline getirmiş. Gündelik durumları, anlık esprileri boş bir gevezelik uğruna değil, Zeliha'yı iyi anlatmak için kullanmış. Hikaye anlatımında da sağda solda zaman kaybetmeden iyi bir rotasyon çizerek klişelerle dolu olsa da keyifli bir seyirlik yaratmış. Duygusal tonlarda (babasıyla kurduğu hayali diyalog) Paris'e gitme isteği üzerinden hüzünlü notalar yakalamış. Arkadaşlarıyla kurduğu samimi bağ ve yardımseverliği ise başarılı bir olay örgüsü içinde yazılmış ve oynanmış. Oyuncuların tümünde mutlak bir dayanışma ve keyif saçan heyecanlar hissediliyor ki, bu tür filmler için bu çok önemli.   Restoranda geçen filmlerden en sevdiklerimden biri Oscarlı animasyon Ratatouille'dir. Deliha2'nin ikinci bölümünde benzer biçimde sevimli animasyonu hatırlayarak epey neşelendim. 

 

Siz de biraz esneyip gerinmek ve salına salına gülmek isterseniz bu deli kızı bir ziyaret edin bari...

YORUMLAR

Ziyaretçi Gönder

Gezinti

İletişim
Bize Yazın:


Gönder Max. 1000 karakter
Populer Sinema: #txt
Mesaj Gönder:
Gönder Max. 1000 karakter