Popüler Sinema
Bu kanatlar sihirli…
|
(5.0/10)
Üye: Banu Bozdemir
|
Çocuk filmleri basın gösterimleri ve doğal olarak büyükler nezdinde en az ilgi gören filmlerden. Tinkerball şu bizim Peter Pan’ın sevimli perisi, hatta biraz da Pan’ın platoniği. Sarı ve topuz yapılmış saçları, düğme burnu, yapraktan yapılmış kıyafeti ve pır pır eden kanatlarıyla herkesin sevimli bulduğu bir pericik o. Peter Pan’a kitaplarda, tiyatro oyunlarında ve sinemada o kadar fazla eşlik etti ki, bir gün kendi macerasına doğru kanat çırpacağını nereden bilebilirdik. |
Serinin dördüncü filmi Tinkerbell ve Gizemli Kanatlar bir önceki film olan Tinkerbell ve Peri Kurtaran’a nazaran daha fantastik. Aynı ellerden Bradley Raymond’un yönetmenliğinden çıkmış ikisi de. Gerçi Tinkerbell yine meraklı ve başka dünyaları keşfe açık bir yaramaz. Ama Peri Kurtaran’da insanlar dünyasına sızan ve arkadaşları tarafından kurtarılmayı bekleyen, öykü yanı zayıf, görsel yanı güçlü bir hikaye vardı. Burada en azından hikaye ona göre daha güçlü. Görsel yanı ise tam anlamıyla kusursuza yakın.
Gizemli Kanatlar bölümü yazlık ve kışlık periler ülkesinde geçiyor. Tabii önce neden ayrıldıklarını ve görüşmediklerini bulmak gerek. Hikaye iki mevsimi kullanarak, mevsimler arası geçiş mekanını bir odun parçası üzerinden yaparak gayet sade bir geçiş noktası yaratıyor.
Tinkerbell kesinlikle kız çocuklarına hitap eden bir animasyon, Walt Disney’in yıllardır işlediği, ilk defa 1953 yılında beyazperdede görülen bir kanatlı o. Tinkerbell aslında çılgın bir peri olmasına rağmen bir barbie havası yaratmaktan da geri durmuyorlar o ve arkadaşları. Bu durumda kızlar dünyası öne çıkarken, erkek dünyası birazcık geri planda kalıyor. Erkekler kadınlar dünyasının az da olsa dekoru olarak duruyor ama çocuk animasyonlarında çocukların bunlara değil zaten ana karaktere odaklandığını belirtelim.
Tinkerbell yanında fazlasıyla yan ürün çıkartılan bir karakter oldu, çocuklar için tutan bir şeyin bebeklerinin yapılması artık bir pazarlama tekniği. Ondan kaçış yok, benim Tinkerbell’le ilgili düşündüğüm şey sonuçta barbie gibi sadece giyinmeyi düşünen değil doğaya ait olduğunu bilen bir peri olması. Belki böyle bir karakterin üzerinden doğaya dönük çalışmalar yapılabilir, daha faydalı olacağını düşünüyorum. Giysileri bile yapraktan olan, doğadaki her şeyi alıp kullanan bu güzel pericik ileriki bölümlerde daha güzel hikayelerin içine çekilebilir.
Sonuçta Peter Pan’dan yadigar Tinkerbell 75 dakikalık üç boyutlu ve dublajlı bir animasyonun içinde kimi zaman sevimli esprilerle, kimi zaman doğanın dengesini korumaya yönelik çalışmalarıyla pır pır uçuyorlar, bu kez kanatları biraz daha ön planda. Kız çocuklarının hoşlanacağı türden sonuçta.
Banu Bozdemir
