Popüler Sinema

Hayvan türleri büyük tehlike altında, balıklar tükeniyor, ormanlar ölüyor, nehirler HES'lerle kuruyor. Utanmadan doğaya vahşi diyoruz, hayvanlara vahşi diyoruz, insanın yanında her şey masum kalıyor oysa... Hayvanat bahçeleri, sirkler, safariler, post, boynuz, et peşindeki avcılar, havuzdaki yunuslar, kafesteki aslanlar, kaplanlar, kartallar... Peki, vahşi dediklerimizi katlediyoruz, evcilleştirdiklerimizi koruyup kolluyor muyuz? Ne gezer...



Neyse... Biz filme dönelim, seri giderek çaptan düşüyor, hızını kaybedip gaz kesiyor. Üç boyutun sinemaya görsel bir katkı sunduğu konusunu tartışmak yersiz, ancak öyküleri yitirip, görüntüye yoğunlaşmak, büyünün etkisini azaltıyor doğal olarak... Buz Devri 4, şu sıcak yaz günlerinde yine de serinlik getiriyor, daha ne olsun. Evet, 268 kopyayla gösterime giren animasyon, hem çocuklara hem de yetişkinlere hitap etmesini biliyor. İlk filmi 344 bin 662, ikincisini 949 bin 380, üçüncüsünü ise 1 milyon 432 bin 956 kişi izlemişti. İvme hep yükseldiğine göre, sağlam bir gişe yapacak, kuşkusuz... Filmin dublaj ve orijinal seçenekleri de mevcut üstelik... Ben orijinal halini seyrettim, dublajlı seçeneğin daha komik olduğu söyleniyor, “Oğlum bak git!” gibi artık bıkkınlık verse de, memlekete dair güncel espriler varmış. İşte aksiyon, keyif ve eğlence gırla, zaten gitmemek olmaz.



Buz Devri'nden önce Simpsons işi bir kısa çizgi film var, tek kelimeyle müthiş. Ardından Tembel Hayvan Sid, Mamut Manny ve Kanca Diş Diego sahne alıyorlar, en sevdiğimiz kahraman Scrat ise palamudun peşinde yine, bu sakar, haylaz, çılgın ve yarı deli sincap, döktürüyor resmen. Keşke Scrat'ın maceraları ayrı bir film serisi olsa, insan ona ve maceralarına doyamıyor, bu kez de kıtaları ayırıyor, meşhur palamut tiryakisi...



Tarih kadar eski İyi-kötü mevzusunu merkezine oturtan, aile olmayı, arkadaşlığı ve dayanışmayı yücelten yapım, kahraman üçlümüz Sid, Manny ve Diego'nun, sevdiklerinden ayrı düşmesini ve tekrar bir araya gelmek için verdikleri mücadeleyi ve yaşadıkları serüveni dillendiriyor.



Öte yandan Manny ve Elie çiftinin şirin kızları Şeftali büyümektedir, hatta delikanlı ve yakışıklı bir mamuta abayı yakar, ya da o öyle sanır. Ayarı bozuk Sid'in ninesi de ekibe dahil olur, bu aksi, tatlı ve çok yaşlı dişi, hikayeye resmen renk katar. Diego da kendisine Megan adında bir yavuklu bulur. Megan, korsanlık yaparken aşk uğruna taraf değiştirir. Korsan hayvanların kaptanı, acımasız Kant ise, iyilik timsali Manny'e musallat olur. Kıtaları ayıran Scrat, rahat durur mu? Asla! Kıtalar ayrılır ama sevenler ayrılmaz, ezcümle... 

Alper Turgut