Popüler Sinema

Kısaca açık alan korkusu anlamına gelen agorafobi rahatsızlığını işleyen filmler kapalı alan korkusuna yani klostrofobiye göre daha az işlenmiştir. Çoğunlukla yaşanan travmatik bir olayın ardından şehir hayatındaki kalabalık ve gürültü, insanları bu fobiye doğru itmeye başlayınca sinemanın da bunu görmemesi imkansız oluyor. Agorafobi kadınlarda daha çok görülen bir hastalık ve aynı şekilde filmlerdeki karakterlere baktığımızda da çoğunlukla kadın karakterler bu rahatsızlıktan muzdarip. Aslında içerik olarak gerilim filmine yatkın olan bu fobi; dramdan, aile filmine kadar değişik türlerde filmlere konu olması da ilginç bir durum. Bu fobiye 8 film aracılığıyla kısaca göz atalım. 

The Nesting (1981)

Armand Weston'un yönetmenliğini yaptığı korku filminin konusu: uzun zamandır psikolojik tedavi gören yazar Lauren Cochran, hastalıklarına birini daha ekler. Dışarı çıktığında atak geçirince doktoru teşhisi koyar; Agorafobi. Lauren'de şehirden uzak, kırsal bir yere yerleşip orada yeni kitabını yazmaya karar verir. Kiralayacağı yere giderken yolda eski kitabının kapağındaki evin tıpatıp aynısı bir ev görür ve o evi tutar. Ama orası Lauren'a iyi geleceğine daha da psikolojisini bozar. Çünkü evin içindeki hayaletler ona rahat vermeyecektir. 

Copycat (1995)

Jon Amiel'ın yönetmenliğini yaptığı gerilim dolu bir polisiye olan filmin kadrosu da dikkat çekici. Sigourney Weaver, Holly Hunter, Dermot Mulroney, Will Patton gibi oyuncuların yer aldığı filmin konusu: seri katiller üzerine araştırmalar yürüten Helen Hudson konferans çıkışı bir seri katil tarafından öldürülmeye çalışılınca psikolojisi bozulur ve kendini evine kapatır. On üç ay sonra ünlü seri katilleri kopya ederek cinayetler işleyen bir katil ortaya çıkınca Helen polise yardım etmeye başlar ama hiç dışarı çıkmadan. Çünkü artık o bir agorafobi hastasıdır.

Nim's Island (2008)

Yazdıkları senaryolarla tanınan Jennifer Flackett ve Mark Levin'in beraber yönetmenliğini yaptığı bu filmin başrolünde genç oyuncu Abigail Breslin yer alırken Jodie Foster ve Gerard Butler gibi deneyimli oyuncular da ona eşlik ediyor.Bu macera dolu aile filminin konusu: Nim Rusoe, babası Jack ile keşfettikleri adada beraber yaşamaktadırlar. Bilimadamı olan Jack tek hücreli canlılarla ilgili araştırma yapmak için kızını iki günlüğüne adada yalnız bırakmak zorunda kalır. Nim en sevdiği roman kahramanı Alex Rover'ın yeni serüvenini okurken adada sadece egzotik hayvan dostları vardır. Fırtına kopar ve Jack, okyanusta mahsur kalır. Babası geri dönmeyince Nim, kahramanı Alex Rover'dan e-posta aracılığıyla yardım ister aslında kitabın yazarı agorafobi hastası olan Alexandra Rover'a ulaşabilmiştir. Mektubunu alabilmek için dışarı birkaç adım bile atamayan bu kadın, Nim'e yardım edebilmesi de bir hayli zor olacaktır.

Restraint (2008)

David Denneen'ın yönetmenliğini yaptığı bu Avustralya yapımı filmde Vikings dizisiyle ön plana çıkan Travis Fimmel, bağımsız filmlerden Hollywood'a doğru geçiş yapan Teresa Palmer ve düşük bütçeli gerilim filmlerinin yanı sıra True Blood dizisiyle hayran kitlesini arttıran Stephen Moyer yer alıyor. Filmin konusu: İki sevgili Ron ve Dale işledikleri cinayetten dolayı polisten kaçmaktadırlar. Araba çalmak için özel bir mülke girerler ve koskoca yerde hiçkimse yoktur. Arabanın anahtarını almak için eve girerler ve evin sahibi Andrew ile karşılaşırlar. Planlar değişir ve onları arabayla götürmelerini isterler ama küçük bir sorunları vardır. Andrew'ın agorafobisi vardır ve evden çıkmaya hiç niyeti yoktur ama 40.000 dolarlık daha iyi bir fikri vardır.

Kimssi pyoryugi (Castaway on the Moon, 2009)

Hae-jun Lee'nin yönetmenliğini yaptığı ilginç bir senaryoya sahip bu Güney Kore filminin konusu: Kim Seong-geun kredi borcunu ödeyemediği için zor günler geçirmektedir. Tek çözüm yolunu köprüden atlayıp intihar etmekte bulur. Fakat bu intihar denemesi umduğu gibi sonuçlanmaz. Şehrin ortasından geçen nehirdeki küçük bir adada bulur kendini. Gökdelen manzaralı bu adada yine intihara kalkışsa da yapamaz ve orada yaşamaya başlar. Bir süre sonra bir şişenin içinde bir not bulur ve karşılıklı mektuplaşmaya başlar. Mektubu yollayan da şehirde yaşayan üç yıldır odasından dahi çıkmayan takıntılı bir kızdır.

Columbus Circle (2012)

George Gallo'nun yönetmenliğini yaptığı gerilim filminin kadrosu bayağı kalabalık: Selma Blair, Amy Smart, Giovanni Ribisi, Jason Lee, Beau Bridges.  Filmin konusu: bir apartman dairesinde oturan Abigail Clayton agorafobiden muzdariptir. Karşı dairesindeki yaşlı kadın şüpheli bir biçimde ölünce polis olayı soruşturmaya başlar. Boşalan karşı daireye genç bir çift taşınır. Yeni komşusunun dayak yediğini görünce çocukluğu aklına gelir ve onu evine alır. Abigail'ın hayatı artık eskisi gibi olmayacaktır.

La Migliore Offerta (The Best Offer, 2013)

Nuovo Cinema Paradiso (Cennet Sineması, 1988) filmiyle sinema tarihine adını yazdıran Giuseppe Tornatore'nun yönetmenliğini yaptığı bu İtalyan filminde Geoffrey Rush ve Donald Sutherland'ın yanı sıra Sylvia Hoeks ve Jim Sturgess de yer alıyor. Bu gizemli filmin konusu: Sanattan başka hiçbir aşkı olmayan Virgil Oldman, altmış yaşın üzerinde bekar bir müzayede yöneticisi ve sanat eksperidir. Tanımadığı birkadından telefon gelir ve evindeki eski ve değerli eşyalarla ilgilenmesini ister. Başlarda Virgil, bu işi kabul etmek istemesede yine de eşyaları görmekten kendini alıkoyamaz. Eve gittiğinde evin sahibi Claire Ibbetson haricinde her şeyi görür. Claire agorafobi hastası olduğu için dışarı çıkamamaktadır hatta birine görünmekten bile korkar. Hayatında hiç aşık olmayan Virgil, bu gizemli ve hoş sese gün geçtikçe aşık olur. Onu dışarı çıkartabilmek için de elinden geleni yapacaktır.

Musarañas (Shrew's Nest, 2014)

Juanfer Andrés, Esteban Roel'in ilk yönetmenlik denemesi olan filmde gerilim filmlerinden aşina olduğumuz Macarena Gómez, Luis Tosar, Nadia de Santiago ve Hugo Silva yer alıyor. Gerilim dolu bu İspanyol filminin konusu ise: Montse bir apartman dairesinde kız kardeşi ile beraber yaşamaktadır ve agorafobi hastalığından dolayı dairesinden yıllarca çıkmamıştır. Evinde terzilik yapan Montse’un kızkardeşi de dışarıda çalışmaktadır. Birgün komşusu Carlos, merdivenlerden düşer ve yardım ister. Montse, aşırı dindar bir kadın olduğu için bir erkeği içeri almak istemez ama sonrasında dinin gereklerinden birinin de "yardım etme" olduğunu hatırlayınca tek sığınağı olan evine alır.Bir süre sonra Carlos’un da aynı kendisi gibi o evden çıkmasını istemeyecek ve onun gitmemesi için elinden ne gelirse yapacaktır.

Twitter.com/mugeibrikci