Gece yarısına 5 dakika kalmıştır. Çocuk gökgürültüsünü andıran bir sesle yerinden zıplar. Penceredeki buğuyu temizlediğinde, kar tanelerini ve buharını üfleyen pırıltılı bir kara trenin evinin tam önünde durmaya çalıştığını görür. Çocuk aceleyle dışarı koşturur, üzerinde sadece pijamaları ve terlikleri vardır. Dışarıda tren kondüktörü onu karşılar ve “Geliyor musun?” diye sorar.